Nükleer Enerji Başkanlığı Geliyor: Türkiye’nin Yeni Hamlesi
Türkiye, 2053 güç vizyonu kapsamında nükleer güç alanda tarihi bir adım atmaya hazırlanıyor. Ulusal İstihbarat Akademisi’nin (MİA) yayımladığı yeni raporda, “Nükleer Güç Başkanlığı” kurulması önerildi. Raporda, bilhassa Küçük Modüler Reaktörler (KMR – SMR) teknolojisinin Türkiye’nin güç bağımsızlığı ve sürdürülebilir kalkınma gayeleri için stratejik kıymete sahip olduğu vurgulandı.
Küçük Modüler Reaktörler Türkiye’nin Güç Stratejisinde Öne Çıkıyor
Rapora nazaran, artan güç talebi ve fosil yakıtlara bağımlılığın azaltılması için KMR reaktörleri, düşük karbonlu güç üretiminde kıymetli bir fırsat sunuyor. 10 ile 300 megavat aralığında güç üretebilen bu sistemler, fabrika ortamında üretilebiliyor ve yaklaşık beş yılda devreye alınabiliyor.
KMR’lerin avantajları ortasında kısa inşaat müddeti, düşük iletim kaybı ve modüler suram öne çıkıyor. Ayrıyeten yalnızca elektrik üretimiyle hudutlu kalmayan bu sistemler, deniz suyu arıtma, bölgesel ısıtma ve hidrojen üretimi üzere endüstriyel alanlarda da kullanılabiliyor. Bu da KMR’leri geleceğin çok taraflı güç tahlilleri ortasına sokuyor.
| KMR Avantajları | Açıklama |
| Kısa inşaat süresi | 5 yıl içinde devreye alınabilir |
| Modüler yapı | Kademeli kapasite artırımı sağlar |
| Düşük karbon salımı | Çevre dostu güç üretimi |
| Çok istikametli kullanım | Elektrik, ısıtma, hidrojen ve deniz suyu arıtımı |
2053 Maksadı: 20 Gigavat Nükleer Güç
Türkiye’nin güç planında 2053 yılına kadar toplam 20 gigavat nükleer kurulu güce ulaşılması hedefleniyor. Bunun 5 gigavatlık kısmı KMR reaktörlerinden sağlanacak. Akkuyu NGS’nin akabinde Sinop ve İğneada’da da yeni santrallerin kurulması planlanıyor.
Raporda ayrıyeten, KMR teknolojisinin Türkiye’ye yalnızca güç güvenliği değil, savunma ve ihracat alanında da yeni fırsatlar sunabileceği belirtiliyor. Uzmanlara nazaran Türkiye, bu alanda tıpkı İHA ve SİHA teknolojilerinde olduğu üzere global ölçekte kelam sahibi olabilir.
Cumhurbaşkanlığı Bünyesinde Nükleer Güç Başkanlığı Önerisi
Raporda en dikkat çeken teklif, Cumhurbaşkanlığı’na bağlı Nükleer Güç Başkanlığı’nın kurulması oldu. Bu kurumun, teknoloji seçimi, yerlileştirme ve insan kaynağı planlamasını tek elden yönetmesi planlanıyor.
Yeni başkanlığın kurulması, hem karar alma süreçlerinde yetki karmaşasını ortadan kaldıracak hem de Türkiye’nin nükleer güç vizyonunu uzun vadede sürdürülebilir hale getirecek.
Kaynak: İndir
